Özet: Uyku, düşünülenin aksine aktif bir süreçtir. Uyku kalitesinin kötü olması birçok bozukluğun görünür tek belirtisi olabilir. Ayrıca, uyku düzenindeki kalitesizliğin birçok rahatsızlığa yol açması da mümkündür.
Uyku kontrollü bir bilinç yitimi olarak tanımlanabilir. Kendi içerisinde döngüsel bir düzeni vardır. Enerji depolanması, belleğin ve duygusal yapının düzenlenmesi gibi önemli işlevlerin gerçekleştiği aktif bir süreçtir.
Uyku düzeninin bozulması genellikle iki nedene bağlıdır.
Birincisi, uyku bozukluğu altta yatan tıbbi ya da ruhsal bir rahatsızlığın belirtisi olabilir. Ağrılı hastalıklar, diyabet, epilepsi, prostat hipertrofisi, kalp hastalıkları gibi birçok tıbbi hastalıkta ve depresyon, anksiyete bozuklukları, madde kullanım bozuklukları, duygudurum bozukluğu, psikotik bozukluklar gibi birçok ruhsal bozuklukta uyku bozukluğu ortaya çıkabilir.
İkincisi; başka bir nedene bağlı olmayan primer bir uyku bozukluğu var olabilir.
Uyku sorunları sık mıdır?
Toplumun %15-35’i uyku bozukluğundan yakınmaktadır. Uyku sorunu olanların %10-20’sinde yakınmalar ağır düzeydedir. Zaman zaman normal kişilerde de uyku sorunları ortaya çıkabilir. Stresli yaşam olaylarının sonucu geçici uyku bozuklukları görülebilir ya da uyku bazı kişiler için stresten kurtulmanın bir yolu olarak benimsenmiş olabilir. Ancak normalde görülen uyku bozuklukları genellikle geçicidir ve yaşam kalitesini fazla etkilemez.
Primer Uyku Bozuklukları
1. UYKUSUZLUK (İNSOMNİA)
Uygunsuz Uyku Hijyeni: Kişinin yaşamındaki düzensizlikten kaynaklanan uykusuzluk halidir. Akşamları çalışmaya devam etme zamanı olarak görenlerde, kafein-sigara-alkol tüketimi fazla olanlarda, aşırı beslenenlerde, eksersiz yapmayanlarda bu tür uyku sorunu ortaya çıkabilir.
Şartlandırılmış Uykusuzluk (Psikofizyolojik Uykusuzluk): Şartlandırılmış uykusuzlukta tipik sorun uykuya dalma güçlüğüdür. Normalde uyku geldiği halde, yatağa girildiğinde uyku kaçar ve hasta uyumaya çalışmaktan bıktığını ifade eder.
Uykunun Hatalı Algılanması (Subjektif İnsomnia): Hastanın uyuduğu halde, uyumamış hissetmesidir.
İdiopatik Uykusuzluk: Uykuya dalma güçlüğü, geceleri sık uyanma ve yeniden uyumakta zorluk temel belirtilerdir. Çocukluktan beri vardır.
Uykusuzluk Tedavisi
2. UYKU DÖNGÜSÜ BOZUKLUKLARI (SİRKADİYEN RİTM UYKU BOZUKLUKLARI)
Gecikmiş Uyku Evresi Sendromu: Hasta geç saatlere kadar uyuyamamaktan, sabah ta erken uyanamamaktan yakınır.
İlerlemiş Uyku Evresi Sendromu: Uykunun akşamın erken saatlerinde gelmesi, sabah erken uyanma ve tekrar uyuyamama ile belirgindir.
Jet Lag: Kişinin uyku-uyanma döngüsü ile çevresel etkenler arasındaki uyumun bozulmasından kaynaklanır. Uzun yolculuklarda ortaya çıkar. Batıya yapılan yolculuklarda kişi erken uyumak ister ve erken uyanır. Doğuya yalpan yolculuklarda ise geç uyunup, geç kalkılır.
Düzensiz Uyuma-Uyanma Ritmi: Meslek ya da düzensiz yaşam sonucu uyku ve uyanık olma saatlerinin sürekli değişmesidir.
Nokturnal Myoklonus: Uyanıkken bir belirti yoktur. Fakat uykuda, özellikle bacaklarda olmak üzere hareket bozuklukları görülür. Başparmağın, bileklerin, dizin bükülmesi şeklinde periyodik hareketler ortaya çıkar. Hasta fark etmez ancak yatak arkadaşları durumdan rahatsızlık duyar.
Huzursuz Bacak Sendromu: Ağırlıklı olarak bacaklarda karıncalanma gibi huzursuzluk veren hislerin duyulmasıdır. Geceleri daha da kötüleşen bu hisler hareket ya da yürümekle düzelir. Sürekli hareket gereksinimi olduğundan, yatakta kalma zordur ve uyku bozulur.
UYKU APNESİ
Uyku esnasında solunumun durması sonucu olarak kan oksijen düzeyinin düşmesi ile belirgin bir bozukluktur. Soluk durması doğrudan beyinden kaynaklanabilir ya da solunum yollarındaki daralmaya bağlıdır. Soluğun durmasıyla hasta geçici olarak uyanabilir ve sonra uyku ve solunum kaldığı yerden devam eder. Yeteri süre uykuya rağmen zinde hissetmeme temel belirtidir. Kilo verilmelidir, alkol ve santral sinir sistemini baskılayan ilaçlardan uzak durulmalıdır. Hastalar araba kullanma konusunda uyarılmalıdır.
NARKOLEPSİ
Aşırı uyku tipik özelliğidir. Yeteri süre uykuya rağmen, uygunsuz zamanlarda karşı konulmaz uyku atakları ortaya çıkar (sohbet ederken, cinsel ilişki esnasında, araba kullanırken). Diğer belirtileri şunlardır.
Göreceli olarak nadir görülse de, genç yaşlarda başlar ve tedavi edilmez ise düzelmediği için kişilik gelişimini ve işlevselliği etkiler.
Narkolepsi kesin tanısı uyku merkezlerinde yapılan inceleme ile konur.
İDİOPATİK HİPERSOMNİA
Yeterli uykuya rağmen yorgun kalkma ve gündüz aşırı uyku ile karakterizedir. Genellikle ergenlikte başlar ve yaşam boyu sürme eğilimindedir.
PARASOMNİALAR
Uyku Terörü: Çocuğun şaşkın ve korku ile uyandığı, taşikardi ve terleme gibi uyarılmışlık belirtilerinin eşlik ettiği ataklardır. Bir süre sonra yeniden uykuya geçilir ve sabah olay hatırlanmaz. Çocukların %3’ünde görülür ve ergenlikte kendiliğinden düzelme eğilimindedir.
Uyurgezerlik: 4-8 yaşlarında başlayıp, ergenlikte düzelme eğilimindedir. Hasta şaşkın ve olup bitenden habersizdir. Uyandırmak güç olsa da genellikle kolayca yeniden yatağa yönlendirilebilirler. Stres ve az uyku durumlarında şiddetlenebilir. Tehlikeli davranış olasılığı düşüktür. Bazı olgular ilaç tedavilerinden yararlanabilir.
Gece Kabusları: Büyük sıkıntı yaratan ve sonunda uyanmaya neden olan canlı rüyalar görme halidir. Uyku terörünün aksine hasta rüyasını ve olanları hatırlar.
REM Uykusu Davranış Bozukluğu: Uykuda, acayip ve genellikle şiddet içeren davranışların görüldüğü dönemlerin ortaya çıkmasıdır. Genellikle yaşlı erkeklerde görülür. Sıklıkla son zamanlarda beyinle ilişkili bir rahatsızlık geçirmiş olma öyküsü vardır.
Ayrıca horlama, diş gıcırdatma ve gece yatağı ıslatma gibi durumlar da bir uyku bozukluğu ile ilişkili belirtiler olabilir.
UYKUNUZU DEĞERLENDİRİN
Yukarıdaki sorulardan 1 veya daha fazlasına evet diyorsanız uyku hastalığı olabilir.